29 Aralık 2013 Pazar

yavaş tükenişi bu ateşin
kavında yanan hayatın
böyle buyurdu bitişin.

yok oluşun
olmayışın şimdi
ve şimdinin yarın olmayacaklılığı.

özlemek ise gerçek:
anlatamadığım!
yollarına bakıp kaç gözlük ağlamak,
kimsece paylaşılamayan bir türkü yakmak,
kokusunca özlemek, gelmeyecekliliğin üstümde oysa.

sevmek, bir hadsizlik bu haliyle
özlemek hele; olmayanı ve gitmiş olanı.
bu suçluluğuma rağmen;
üzülmek hain bir mahpus, içimden çıkmaz;
ki ben bir masum gardiyan...

Not: babamı özledim be blog. özledim işte. neden özlemek bu kadar keskin, ha sen söyle... ağlamak hala ağır hala zor. bunu da sen bil, konuşma. susman kabullenmek olsun.

facebookunu açtım ve büyüdün bebeğimi dinledim. kalbim dayanmıyor be gözüm.

Hiç yorum yok: