Dalgalı seyre devam ediyorum, sanırsam sayın blog. Ne zaman sana içimi dökecek olsam mı diriliyor sorunlar, bilemiyorum. Yani be birader bir kere de hayırlı şeyler anlat diyeceksin korkarım artık. Sanılanın aksine, dertler olmuyor güzel şeyler de oluyor hayatımda. Ne mi, ee şey; eee ve eee. Ayrıca daha da eee. Kardeşim yalnızlığın nesinin methedeceksin... Aslında bu açıdan kasarsak, benim için de zor bir sorunsal bu. Tamam yalnızsın, karışanın görüşenin yok, eyvallah'ını esirgemek artık beni evlat edinmiş. Unutmadan ekonomik özgürlük bayrak sallıyor tepemde, bu da yetmezken evlat acısı KYK borcumdan kurtuluyorum yavaş yavaş. Laf aramızda, bana hep kahramanlık hikayesi gibi gelmiştir, borcuna sadık insanlar. Kahraman sayılır mıyım bilemiyorum, ancak kendi adıma müsbet bir şey yapıyorum mutlaka. Sözün bittiği yer olan, hamdolsun'u bu sefer kimseyi avutmak için değil, bunca nimet için sürüyorum dudaklarıma...Bugün yarın yine güneş doğacak ve ben ter içersinde kalıp, akasya kokusunun seçmeye zor tınısının peşinde tanımadığım sokakların hatta kırların eşiğinde alacağım soluğu. Camdan bakarken buğuya yazılmış yazıları verdiğim nefesle noktalayacağım yeniden. Bir çocuk yüzü olacak mutlaka, yüzüm okumayı sökmüş ve süt dişi sallanan 7 yaşı sevdalarının rengine çalacak. Hava sıkıntılı ve baharı doğurmanın sancılarında adeta. Acıdan ağlıyor gökyüzü ve saçlarıma değiyor her sancısının yaşları. Bense duraklamadan kaçıyorum. Sonra gitme diye gürlüyor gökyüzü ve rahminden çıkacak yeni mevsimin tekmelerini duyuyorum. Doğum yakındır. Bu 27. baharım olacak ve 27 kat daha heyecanlıyım... Hala yüreğimde bir hareket varsa, umut da var demektir.
"Hayat yeniden doğuşların adıdır ve yeniden doğduğun sürece varsın, varım. Benlik dediğin şeyi biraz seversen, bizin peşine düşersin."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder