13 Haziran 2009 Cumartesi

Olay yerinden canlı yayın

En büyük zaferlerimden birini kazanmış, muzaffer bir komutan gibi içimden yürüyüp geçiyorum. Kardeşim müşkülpesentliğimi yenmişim, daha ne... En büyük devrim kendinde yapılandır, alkışlıyoruz efendim.

Saçı kestirdim, pek sayın blog. Ruhban okuluna da niyetim yok gayrı, ama askeri okula hele bilhassa Işıklar Askeri Lisesi yakınlarında oturan biri olarak, girmekten korkar oldu deli gönül. Laf aramızda, kısa oldu bayağı, ama olsun nasıl olsa kökü bizde; saç daha da gürleşip çıkar belki. Hatta Kuaför abiyle tarihi bir muahabbetin çakmasını yaparız:

K: Ekselansları askeri liseye alıyorlarmış, çok üzüldüm.
B: He alıyorlar civcivim, n'olceydi?
K: Ama kıl ama yün, hem de bol bol bik bik...
B: Sizin tesirinizle ben askeri liseye gittim, siz de beni traş ettiniz. Askerliğimi yaptım, çabuk yırtarım, ayrıca kesilen saç daha gür gelir, her türlü koydum çocuğu.. Yürrrrüüü...

Şakayla karışık adamla da hafiften bel altı muhabbete girmedim değil. Attızatında, berberlerin benicinsel bir obje olarak kullanmlarına her erkek gibi alışkınım. Hiç unutmam, memlekette saçımı yine asker traşı minvalinde kısalttırırken, bulunduğumuz pasajın merdivenlerinden inen bayanlara, beni traş eden ve cinsel açıdan problemleri olduğu besbelli olan abimiz, henüz kısa saçlı kafamı tepesinden aşağıya doğru sıvazlayarak niyetini belletmişti. Kendimi bir erkek uzvunun yerine de koymuştum ya, hayat daha bana ne yapsın arkadaş. Hayatımın utandığım bir ayrıntısını da huzurlarınızda ifşa ederken, yapan utansın deyip kameralarımızı bugüne çeviriyorum efendim. Saçımı kesen abimiz, muhabbetine nerden damladığını bilmediğim bir başka abimize başka bir arkadaşı hakkında Abi X yok, internetten tanıştığı hatunla eve kapandılar. Bugün ...(anlayınız) günü diye izahat veriyordu. Ben de hafif tebessümle olayı takip ederken, berber abimiz diğer abimize Valla ben o işleri bıraktım, hiçbir kişinin bacısının günahına girmeyeceğim, artık ev kızı arıyorum evleneceğim diye başka açıklamalarda bulunmakta gecikmemişti. Basın açıklaması benzeri ifadeler benim tebessüm katsayımı dışarıdan anlaşılır düzeyde arttırmış olmalı ki, bana Haksız mıyım abi diyerek pas attı. Ben de Yerli malı her Türk onu kullanmalı lafıyla verdim vecizi berber dükkanının avam ortamına... Gülüştük haliyle, ama bir daha benle öyle konuşmadı, iyi de oldu.

Evi de toparladım sayılır. Aslına bakarsan, çok dağılacak kadar bir ev değil benim ev,topu topu 2 oda, ama bazen hakikaten ahıra döndürüyorum, neyse ki at sineğim eksik. Hatta geçende validelerin şok baskınını haber alan bendeniz, işyerinden izin alıp yarım saat erken gelip, harpten çıkmış vaziyetteki evi yarım saatte adam etmiştim. Hatta yapılı yemeğimle valide ve çetesinin aklını bilem almıştım, ya. Tertipe düzene girmeye alışkın olmayan bünye bazen, zorlama aksiyonları istifra ediyor. Onlar gittiği gibi çünkü, ev eski haline döndü. Özsaygı diye birşey varsa bendeki uzun süreli bir tatile gitmiş olmalı, çünkü her şeyi yere bırakmaktan ortalık mayın tarlasına döndü. Haftasonları da olmasa, ki bundan 2 haftaöncesine kadar dışarılarda olduğumdan olmuyordu, ev engelli hipodroma dönecek. Sıkıyönetime geçebilirim, kendimi sınıyor da olabilirim, kendimden şüphelenmiyor da değilim, blogcuğum. Bana postallarımı giydirmeyin, sonucu ağır olur...(şair burda müşkülpesentliğine sesleniyor)

Hiç yorum yok: