24 Ocak 2009 Cumartesi

Hafta sonu-yeni başlangıç

Ailemin benle olduğu dolayısı ile onları misafir edeceğim son günlerim. Alışmadan gitmeleri en güzeli. Tadında kalacak gibi geliyor, o bakımdan. Evde sıcak bir nefes olması, güzel bir duygu. Şimdi Cezmi Ersözcülük oynamadan bu duygusal gereği atlayalım...

Hafta içi iş yerinden bir arkadaşımız olan abinin evinde göbek yapmışsın muhabbetlerine maruz kaldım. İçime kurt düştü resmen. İnsanlar bunu neden söyler bilmiyorum ama öç almak için mi yoksa helal sana içeriği mi söz konusu bu lafta, anlayamıyorum. Bu toplumsal hastalığa son verecek bir facebook kampanyası başlatmak farz oldu, ama yegane rahatsızlığım olan Türk gibi başlamak ama Alaman gibi bitirememe kusuruma bu sefer dalmıyorum. Artı facebook artık bir ego bombardımanına dönüşmüş halde, gereksizliğin son noktası haline geldi, nazarımda. O bakımdan yakındır onun da sonu:

B: - Gereksizsin... Oturumumu kapatıyorum, kusura kalma.
F: - Ama bir şans daha ver.
B: - Sana kaç defa şans verdim, hangi yüzle dahasını istiyorsun, lan?
F: - Fakat ilkokul arkadaşların, eski sevgililerin, farkındalık oranın?
B: - Hmm?!... Hebele.
F: - Tabi hebele. Ayrıca insanlardan senden haberdar oluyorlar. Onlara, senden bir şans oluyorum hem..
B: - Eeh. Ne yani, farkındalar da bana bu ne kazandırır?..
F: - Hebele..
B: - Hebele tabiy.... Zübülecem şimdi senin olaylarını da arkadaşlık tekliflerini de
F: -Bak bir grup var şöyle güzel böyle şandırı şunduru...
B: - Sus be.. Şimdi seni ....(ses kalitesi düştüğünden, sonrası okunamadı)



Çıkıyım biraz gezeyim...

Önemli Not: Bu karikatürün de o siteden apartılmış olması da manidar tabii. Neyse ben bi' şans daa' veriyim. Belki kendini düzeltir.

-Karikatür Umut Sarıkaya'nın...

Hiç yorum yok: